Genç kitap severlerin kültür, sanat ve edebiyat dünyasının saygın isimleri ile buluşturulduğu KALEM Söyleşilerinin şubat ayının ilk konuğu “Bir Kütüphane Kurmak” başlıklı söyleşisi ile Öykücü Necip Tosun oldu.

Edebiyata meraklı genç okur ve yazarlara yol haritası olabilecek okuma serüvenini ve bu okumalarının kendisine kattığı bilgi ve birikimlerini dinleyicileri ile paylaşan Tosun, “Biz insanlar faniyiz ve ortalama ömrümüz az çok belli. Oysaki kitaplar çok fazla. Okumamız gereken yazılı çok eser var. Dolayısı ile bu kitaplar arasında seçim yapmak için iyi okuma listeleri yapmak elzem hale gelmekte. Bundan otuz beş yıl önce Ankara’ya öğrenci olarak geldiğimizde elimizde ne okuyacağımızı bilemiyorduk. Sağdan soldan okuma listeleri arıyor ve alana meraklı abilerimizle görüşüyorduk. Dergilere girip çıkıyor bir yandan da yazılar gönderiyorduk. Fakat o dönemde önümüzü aydınlatacak okuma listeleri maalesef yoktu. Bu sebeple, yazdığım öykülerim dışında şu ana kadar yaptığım çalışmalarda ağırlıklı olarak bu okuma tecrübelerimi kitaplarıma yansıtmaya çalıştım. Kısacası hiçbir zaman bir kitabı okuyup geçmedim. O kitabın bir başkasına nasıl katkısı olurdan yola çıkarak kitaplar hazırladım. Benim kitaplarımı bilenler hatırlayacaklardır. Hepsi bir okuma sonrası oluşturulmuş listelerdir. Dolayısı ile okuma listelerini her zaman önemsedim. Bu okuma listeleri yazar kadar okuyucu için de önemli. Buradan geldiğim yer şuydu. Kitapları nasıl ve neye göre değerlendireceğiz. Evimizde bir kütüphane oluşturmak istediğimizde nasıl seçmeler yapmalıyız. Benim yaptığım hatalar ve bu hatalardan aldığım dersler nelerdi. Aslında söyleşimin kısa özeti bu diyebilirim “dedi.

Kitapları seçerek okumamız gerektiğine dikkat çeken Tosun, “Kitap seçerken bazı kriterlerimiz olmalı. Bunun için öncelikli olarak popüler kitaplardan uzak durmalıyız. Bu tip kitaplar bize hiçbir şey kazandırmayacak köpük kitaplar diyebileceğimiz içeriksiz kitaplardır. Bunların şimdiye kadar okuyucunun ne anlayışına ne de kullandığı dile hiçbir şey katmadığını gördüm. Edebiyat sayıları kaydetmiyor, edebiyat değerleri kaydediyor. Bu sebeple öncelikle popüler yazarlardan uzak durmanızı öneriyorum. Çünkü popüler yazarlar sadece beklentiye göre o dönemde geçerliliği olan gelip geçici konulara yer vererek okuyucuyu sömürür daha sonra da geriye dönük kayda değer aklınızda bir şey bırakmaz. Bu tip kitaplar aynı zamanda edebiyat dışıdır ve edebiyat bunları kaydetmez. Dolayısı ile bu tarz kitapları kütüphanemizden uzak tutmalıyız” diye konuştu.

Kütüphanemizi oluştururken ikinci dikkat etmemiz gereken unsurun hiçbir kitaba ideolojik bakmamız gerektiği olduğuna vurgu yapan Tosun, “Hangi ideolojiden olursa olsun nitelikli yazarları, kitaplığımıza katmalıyız. Benim dünyamda yeri var diye bir kitabı almamalıyız. Bir kitaba bir Türkçe değer olarak bakmalı ve ideolojilerimize mahkûm etmemeliyiz” dedi.

Edebiyatın birbirimizin acısını anlamakta çok büyük faydasını gördüğünü söyleyen Tosun, büyük yazarlarımızı ayrışma köşeleri olarak değil birbirimizi daha iyi anlama adına birleştirici ve tamamlayıcı modeller olarak bakmalıyız. Bir yazarı dünya görüşünden önce edebiyat kriterini öncelemeliyiz. Çünkü edebiyata sadece ideolojik olarak bakmak demek hayata tek gözle bakmak demektir. Şimdiye kadar ki okumalarımda gördüm ki Doğu ve Batı medeniyetleri hep birbiriyle ilişkili olmuş ve gelişimlerini birbirine bağlı olarak yapmıştır. Bu sebeple bir insan ancak hem Batı’yı hem de Doğu’yu birlikte okuduğunda ancak dünyaya ortak bir göz ile bakabilir” ifadelerini kullandı.