“Babamdan bana söyleşiler” dizisinin ikinci konuğu Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin 6. Kuşaktan torunu yazar Belkıs İbrahimhakkıoğlu oldu. KAGEM’in ev sahipliğinde Kalem Kitap Kültür’de gerçekleştirilen söyleşide, Belkıs İbrahimhakkıoğlu büyük dedesi Erzurumlu İbrahim Hakkı hazretlerini anlattı. İbrahimhakkıoğlu, programda sadece aile içinde kalmış anlatılara, kitaplara girmemiş menkıbelere değil, kuşaktan kuşağa geçen bir hazret sevgisine de yer verdi.
“Devirler ne kadar değişirse değişsin dünyadaki meseleler hiç değişmiyor. Allah dostları da bizlere her dönemde hakikatin taşıyıcıları olarak yol göstermiştir. İnsanlık onların kelamını okudukça ruhlarında farklı pencereler açıp yüreklerinde gereken yollara ışık tutmuşlardır” diyor İbrahimhakkıoğlu.
Allah yalnız bırakmıyor bu yetim kulunu
İbrahim Hakkı Hazretleri’ni, şeyhi İsmail Fakirullah Hazretleri’nden ayrı düşünmek olmaz. Buradan hareketle, Şeyh İsmail Efendi ile dedesinin nasıl tanıştığını anlatıyor Belkıs İbrahimhakkıoğlu. İbrahim Hakkı hazretlerini, babası Derviş Osman Efendi tanıştırır İsmail Fakirullah ile. Üstelik kendisi İsmail Fakirullah’a talebe olabilecekken, sırf oğlu ışısın diye kendi ışığını gölgeler.
İbrahim Hakkı Hazretleri 3 yaşında annesini kaybeder. 7 yaşında babası bırakıp Tillo’ya Fakirullah Hazretleri’nin yanına gidince bir yönüyle yetim kalır. İbrahimhakkıoğlu, Cenab-ı Hakk’ın nezdinde yetim olmanın farklılığı olduğunu düşünüyor. “Allah yalnız bırakmıyor bu yetim kulunu.” diyor. 2 yıl sonra İbrahim Hakkı Hazretleri’ni babası yanına aldırır, beraber İsmail Fakirullah’ in yanında kalırlar.
Kur’an ve Marifatnâme İlişkisi
“Cenab-ı Allah’ı tanımak ancak onun yarattıklarını tanımakla olur diyor İbrahim Hakkı Hazretleri. Bu yüzden Allah’ı bilmek insanı bilmek ile olur diyerek insanla tabiat arasındaki benzerlikler dikkat çekiyor Marifetnamesinde. ”diyen İbrahimhakkıoğlu dedesinin yazdığı Marifetnâme’yi anlatırken şu hususlara dikkat çekti. “Eserin hiçbir mısraı yoktur ki bir ayete ya da hadis-i Şerif-e dayanmasın. Eser ayet ve hadisleri günlük hayatımıza nasıl uygulayabileceğimizi öğretmek için adeta hikmetli bir yol haritası çizmiştir. Diğer bir adı ile Tefvizname, aslında Erzurumlu İbrahimh Hakkı’nın hayatıdır. Neye inanmış ise onu yazmış. Onun yolu, izi, ilmi, gayesi hep Muhabbetullah’a erebilmektir. Bu sebeple Tefvizname’ye manevi bir sığınak da diyebiliriz. Bu yüzden sık sık okumamız gereken kitaplar arasına mutlaka koymamız gerekir”
Babamdan bana söyleşisinin son bölümü, İbrahimhakkıoğlununun katılımcıların dedesi İbrahim Hakkı ile ilgili merak edilen soruların cevaplandırılması ile son buldu. Söyleşi sonrası çay eşliğindeki sıcak sohbet katılımcılarla birlikte bir süre devam etti.